Anlaşılmak için Empati

Empati nedir? Sizce ne kadar gereklidir ve bize ne sağlar? Sadece başkalarından gördüğümüz empatiye mi ihtiyacımız vardır, yoksa kendi empatimiz bizi de iyi eder mi? Anlaşılamadığımızı düşünerek empati beklediğimizde kendimiz empati kurarak beklentilerimize ulaşabilir miyiz?

Fikir arayan birine yapacağımız en büyük yardım, onu düşünmeye teşvik etmek olur. Bugün de bu yazımı, sizi hayatımızın her yerinde olan ama belki hiç üzerinde durup düşünmediğimiz bir kavramı, ve pek üzerinde durulmayan bir tarafını düşünmeye çağırıyorum. İşte o kavram, empati. Pek farkına varmadığımız tarafı ise empatinin empatiyi doğurduğu.

Hisli ve duygusal özellikleriyle öne çıkan ve aynı zamanda anlaşılması zor olduğu iddia edilen biz kadınların gününde, bugünde, dünyadaki herkese bir duygu aşılamak gibi bir dilek hakkım olsaydı bunun empati olmasını dilerdim. Çünkü anlamamayı da anlaşılamamayı da empatiyle çözebiliriz ancak.

Empati, başka bir kişinin deneyimini, kendini o kişinin durumunda hayal ederek anlamak olarak tanımlanır. Bir başkasının tecrübeleri üzerine oluşturduğumuz bilişsel ve duygusal yanıtlarımızı kapsayan geniş ve karmaşık bir konsepttir aynı zamanda.

Hepimiz hemfikiriz ki empati, güzel ahlakın temel taşlarından biridir. Aynı zamanda başarılı ilişkilerin önemli bir bileşenidir çünkü başkalarının bakış açılarını, ihtiyaçlarını ve niyetlerini anlamamıza yardımcı olur.

Zihin sağlığı açısından değerlendirildiğinde de empati yeteneği yüksek kişilerin daha geniş sosyal çevresi ve daha sağlıklı ilişkileri olduğu görülmektedir.

Yani empati bizi daha ahlaklı bir insan yapacağı gibi daha sağlıklı bir insan da yapar aynı zamanda.

Ve yalnızca başkalarını anlamak için değil, kendimizi anlatabilmek için de empatiye ihtiyacımız var.

Şimdi burada durup düşünelim. En son ne zaman anlaşılamadığımızı hissettik? Anlaşılmadığını düşünmek ne kadar da katlanılmaz bir his, öyle değil mi? Ama bunun üstesinden gelebiliriz. Belki anlaşılamamayı kendi içimizde aşarak veyahut kendimizi daha iyi anlatarak. İşte burada parmak basmak istediğim nokta, işin bu kısmı. Belki karşımızdaki kişiye kendimizi yeterince anlatamamışızdır? Belki de bizi gerçekten “anlayamıyor”dur?

Uzmanlar empatinin, başka bir kişinin bir duygu yaşadığını gördüğümüzde, aynı duyguyu kendimizde ‘simüle etmek’ şeklinde mümkün olduğunu söylemekteler. Bunun için de o kişinin yaşadıklarının bizim zihnimizde karşılığı olması gerekmektedir. Çok üzgün bir insan gördüğümüzde onunla empati kurabilmek için, kendimiz çok üzüldüğümüz anlarda nasıl hissettiğimizi hatırlayarak veya aynı durumu yaşamış olsaydık ne hissedebileceğimizi hayal ederek onun ne halde olduğunu anlayabiliyor olmamız gerekiyor.

Yani belki de bizi anlamadığını düşündüğümüz kişinin bizde gördüğü hali, yani ona verdiğimiz verileri, anlamlandıracak bir karşılık yoktur zihninde? Bu durumda o kişiyi suçlamak, Çince bilmeyen birine Çince bir yazıyı okuyamadığı için kızmış olmak gibi olmaz mı? Onun anlayacağı “dilde”, anlayana kadar anlatmak için çaba ve sabır gösterirsek belki de beklentilerimize ulaşırız?

İşte hayatımız boyunca bu gibi durumlarda empati görmek için empati kurmayı da bilmeliyiz. Kendimizi anlatmaya çalıştığımız kişinin bakış açısından kendimizi nasıl anlayacağımızı değerlendirebilirsek, ona neyi nasıl anlatacağımızı görebiliriz. Yani “Benim durumumdaki birini anlamak için bana ne söylemesini beklerdim?” sorusunun cevabı, kendimizi nasıl anlatacağımızın cevabıdır.

Bunu başarabilirsek biz de empati yeteneği yüksek insanlardan olur ve daha sağlıklı ilişkiler kurabiliriz.

Kaynakça:

https://pixabay.com/illustrations/compassion-listening-witnessing-857765/

https://lesley.edu/article/the-psychology-of-emotional-and-cognitive-empathy#:~:text
https://pixabay.com/illustrations/head-heads-compared-to-part-4983119/

Yazar: Ayşegül Demirkol

İnternet sitesi https://mubatblog.online
Yazı oluşturuldu 180

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

English EN Français FR Español ES Türkçe TR
%d blogcu bunu beğendi: