Yankılanan Bir Hikaye

Narkissos ve Ekho

Kitabın orta yerinden başlamak gibiydi ona bakmak. Bir anlamı, bir öncesi, bir sonrası yoktu cümlelerin. Adını hatırlasam sesimi unutacaktım. Sesimi hatırlasam nefesini… Bir okuyucu değildim ben, o da değildi. İkimiz de yazardık; o kendini yazardı, bense onu.

Narkissos and Ekho

Bir kitabın başında; muhabbeti dillere destan Ekho adında bir su perisi yaşarmış. Ormanda karşılaştığı kişilerle uzun uzun konuşmayı çok severmiş. Kimisine göre dedikoducu, kimisine göre geveze, kimisine göre de muhabbeti hoş bir periymiş.

Bir gecede bir hece

Dön dolaş bir dize

Sesimin alfabesinde bir nota

Ne ben ne de sen

Sadece tek kelime

Hikayenin sonunda

Bir kitabın orta yerinde; Ekho bir gün kırlarda dolaşırken Narkissos adında bir prensle karşılaştı. Öyle yakışıklıydı ki bu ölümlü prens, Ekho ona ilk görüşte aşık olmuştu. Onu öylece uzaktan seyredaldı.  Gel zaman git zaman Ekho bu yakışıklı prens hakkında bilgiler toplamaya başladı.

Narkissos; kehanetin hudud çizdiği bir hayat, kendinden bihaber sayısızca nefes. Denilmiş ki kendini bilmezse uzun ömürlü olur. Kehanet bu ya annesi çocuğuna asla kendisini göstermemiş. Kendisini bilmese de yeryüzünde yaşayan herkes onun yakışıklılığından nasibini almış. Bütün periler, tanrıçalar, insanlar ona aşkını dile getirse de ne fayda. Narkissos herkesi reddediyormuş.

“Unut onu Ekho, ölümlüler içindeki en yakışıklısı Narkissos’dur. Herkes onun peşinden koşsa da o asla kimseye bakmaz. Bu imkansız umutsuz bir aşk onun için zamanını harcama.”

Denilse de nafile, Ekho her gün onu görmeye gidermiş, ona öylece uzaktan bakıp bir gün aşkının karşılık bulacağına inanarak hayaller kurarmış.

Adıma dokunmadın hiç

Yeni bir sestin

Uzaktın

Sesin kadar soluğun da yabancıydı bana

Yok dediler, olmaz dediler

Hiçbir cümleme alamadım seni

Dayanamayan nefesim

Kaybolmuş yalnızlığım

Seni bırakıyorum Narkissos

Üstelik bundan hiç haberin yokken

Zorla değil, güzellikle değil

Öylece bırakıyorum.

Ama şimdi değil..

Ekho Narkissos ile konuşmaya karar vermişti.  Belki bu büyük aşk karşısında Narkissos dayanamayıp onun da kendisinden hoşlanacağını düşünmüştü. Belli mi olur? Yola çıkan Ekho yolda Hera ile karşılaştı. Hera kocasının kendisini aldattığını düşündüğü için onun yanına gidecekmiş ki Ekho Hera’yı uzun uzun lafa tutmaya başladı. O sürede her ne kadar Hera’nın acelesi olsa da saatlerce orada konuştular. Bu durum karşısında kocasını yakalayamayan Hera sinirlenip Ekho’nun bu gevezeliğini cezalandırmak istemişti bunun üzerine Ekho’nun konuşma becerisini elinden almış ve sadece karşısındaki insanın son sözlerini tekrar edebilen birine dönüştürmüştü. Böylece kimse Ekho’yla konuşmaz ise Ekho onunla konuşamayacak, konuşsa bile yalnızca karşısındaki kişinin son sözlerini tekrar edebilecekti.

Artık aşkını itiraf edemeyecek olan Ekho yine de Narkissos’un karşına çıkmış. Onun karşısında öylece kekelemeye başlamış, ona aşkını anlatmaya çalışmışsa da gel gör ki karşısında kekeleyen kıza sinirlenen Narkissos onu kovmuş yanından. Ekho ise Narkissos’un kovma cümlesini tekrar edip ağlayarak uzaklaşmış oradan.

O günden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Eskiden etrafa ışık saçan, herkesle konuşmak için can atan peri kızı üzülerek yalnızlığa mahkum etmişti kendisini. Dağlara, mağaralara gitmiş. Artık bundan sonra tek yaptığı şey dağlarda, mağaralarda gezerken karşılaştığı kişilerin sözlerini kahkahalarını tekrar etmek olmuştu. Ondan geriye sadece eko(yankı) kalmıştı..

Yankı; Nefessiz ikinci bir ses..

Şşşş sessiz ol, asude bir uykudadır hayalim, sakın ha uyandırmayasın…

Çehreme düşen zülüfden ona haber etmeyesin.

O gelirse gelir, sen hiç mürekkebime değmeyesin..

Eskidim evvela eskiydin,

Bundandır eksilmiş yarınlarım.

Bilmez kimse,

Gözlerini aşikâr eyleyen son lahzaya dem vurdum ben,

Bundandır eskimiş cümlelerim.

Bakma böyle uyuduğuma, sen güldün diye uykumda güldüğüme, sen konuştun diye uykumda konuştuğuma…

Herkes incitti sesimi.

Yandım evvela yaktın… Amennâ…

Bir hikayenin sonunda; Narkissos ise karşısına çıkan her kıza aynı tavırla karşılık vermeye devam etti. Bu tavırların elbette bir cezası olmalıydı. Afrodit bu ceza için Eros’a görev vermişti. Cezaya göre Eros Narkissos’u en çirkin ölümlüye aşık edecekti. Ancak Eros’un oku Narkissos’un tam da su içmek için nehire eğildiği sırada vurulmuş. Bunun üzerine Narkissos sudaki görüntüsüne aşık olmuş. Öyle yakışıklı öyle bir benzersiz varlık olarak görmüş ki kendisini, sürekli kendisini izlemek için nehire eğilip yansımasını izliyormuş. İşte kehanet yerini bulmuş.

Bir gün kendisini daha yakından izlemek için nehire daha çok eğilirken suya düşüp boğuldu. Narkissos’un suya düştüğü yerde onun bedeninden nergis çicekleri çıktı.

Böylece Narsisizm ve Nergis çiceklerine adını veren Narkissos’un hikayesi doğmuş, belki de Ekho’nun yansımasıydı bu hikaye. Belki de sadece tek kelimelik bir sesti.

Kaynakça:

https://amp.onedio.com/haber/narsisizmin-ortaya-cikis-sebebinin-bir-ask-hikayesi-oldugunu-biliyor-muydunuz-narkissos-ve-ekho-nun-hikayesi-1100739

Pinterest

Yazar: Dilara Nur Turan

İnternet sitesi https://mubatblog.online
Yazı oluşturuldu 180

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

English EN Français FR Español ES Türkçe TR
%d blogcu bunu beğendi: