2013 yapımı Jim Jarmusch imzalı “Sadece Aşıklar Hayatta Kalır” başyapıtı basitçe iki postmodern vampiri anlatan bir film diyebiliriz. Ama bu filmde gördüğümüz ve dinlediğimiz hiçbir şey basitçe yaşanan olaylara, dialoglara bağlı kalmıyor.Başrolde bizi Tilda Swinton (Eve) ve Tom Hiddleston(Adam) karşılıyor. Birbirlerinden zıt iki karakterin tüm yaşanmışlıkların verdiği duyguyla beraber olması söz konusu. Tüm yaşanmışlıklardan bahsederken […]
Sanat Üzerine
Yıllarca tanıklık ettiğimiz, gördüğümüz, işittiğimiz, hissetttiğimiz şeyleri; şeylerin özgünlüğünü, kültürel ve öznel motiflerle manipüle ederek yorumluyoruz. Yorumumuza estetik ve letafet katıp birtakım uygulama, teknik ve metotla saf istek dürtüsüne yenik düşerek ürüne dönüştürdüğümüzde ise elde ettiğimiz yeni ‘şey’ in bir sanat eseri olduğu konusunda uzlaşıyoruz. Yaratıyı var eden, kendiliğinden beliren güçlü istenç farklı şekillerde […]
Mabeyinci Pavlos ve Ayasofya’nın Betimi
Paulos Silentiarios, Samih Rifat’ın kullandığı adıyla Mabeyinci Pavlos, İmparator I. Justinianus ve İmparatoriçe Theodora döneminde İstanbul’da, o zamanın Konstantinopolis’inde bir saray görevlisiydi. Silentaiarios ismi, Robert Brasillach’a göre ‘Ozan adlarının en güzeli’, “Sessizliği, suskunluğu sağlayan kişi” anlamına gelmektedir. Bu anlam bir ozan için gerçekten de gurur verici olmalıydı. Sarayın dışında bir yerlerde, görkemli Ayasofya’da onun şiiri […]
ALÇAKLIĞIN EVRENSEL TARİHİ
Borges, edebiyatın evrensel tarihindeki en iyi hikayelerden bazılarını yazdı. Aynı zamanda Alçaklığın Evrensel Tarihi’ni de yazdı.
Şeytanın Gitaristi
Robert Johnson’un hikayesi blues tarihinin en karanlık sayfalarından biri olarak geçer. Anlatılana göre genç Robert barlarda çıkmaya çalışan başarısız bir gitaristtir. İki akoru bile bir araya getiremezmiş. Kendisiyle çok dalga geçilmiş, sahneden inerken kalabalığın kahkahasını yarması gerekirmiş. Bir gün Robert ortadan kaybolmuş. Aradan geçen 1 yıldan sonra Robert, yabancı olmadığı o barın sahnesinde tanıdık gözlerin […]
Altıncı Koğuş
Bir taşra kasabasındaki hastanede doktor olan Andrey Yefimıç ile eğitimli akıl hastası İvan Dmitrıç arasındaki felsefi çatışmayı anlatan Çehov, dönemin toplumsal sorunlarını gözler önüne seriyor. Aydın kesimin gündelik hayata karşı olan ilgisizliği ve empatiden yoksun, acıyı, çaresizliği hiç tatmamış ‘’asil’’ sınıfın diğerlerini küçümseyici tavrı eleştiriliyor.
SANATIN KAYNAĞI VE ESTETİK ÜZERİNE
Antropometri, 1960, Yves Klein Sanatın kaynağı; aslen maddi yaşamın çilelerinin, hazlarının, bozuk formlarının(Platon) ve dahası insan zihninde beliren bütün duygu-durumların ve fikirlerin toplamına tekabül eder. Sanata dair bu spesifik olmayan açıklama zorunludur ve onu bütüncül şekliyle kavramıştır. Çünkü sanat, farklı akımların ve kendine dair tarihsel düşüncelerin bütün çerçevelerini içine alan ilkel bir tanıma muhtaçtır. İlk […]
SEN AYDINLATIRSIN GECEYİ
Yarayla alay eder yaralanmamış olan
Bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederlerden
Sen çok daha parlaksın çünkü
Sen tüm göklerdeki yıldızların ilki
Sen aydınlatırsın geceyi
Cahilliğin Umulmayan Erdemi
Birdman filminin karakteristik üç unsurunun incelemesi.
Alev Almış Bir Genç Kızın Portresi
Céline Sciamma’nın 2019 yapımı dönem filmi, iki kadının romantik ilişkisini, aynı zamanda sanatçı ve model arasındaki ilişkiyi eşitlikçi ve dürüst bir bakışla ele alır. Bunu yaparken bazı kültür ve sanat eserlerine de atıfta bulunur. Bunların arasında Orpheus ve Eurydike efsanesi ile Antonio Vivaldi’nin Summer III parçası yer alır. Film, alışılagelmiş romantik filmlerin aksine iki baş […]