Dünyamızda bu kadar olay, fikir, düşünce, tarihi bilgi, deneyim, belge var. Bunlar nasıl saklanıyor? Ya da bunlar günümüze nasıl geldi? Hiç düşündünüz mü?
İnsanoğlu yaratıldığı günden beri sürekli bir gelişim içinde oldu. Bu gelişimini muhafaza edip gelecek nesillere aktarmaya çalıştı. Yazı icat edilene kadar bilgi ve birikimini farklı yollarla gelecek nesillere aktarmaya çalıştılar. Yazının icadından sonra bilgi ve birikimleri gelecek nesillere yazıyla aktarmaya başladılar. Ama ilk başlarda yazıyı taşlar, kil tabletler vb. araçlara yazdıkları için yazma işlemi çok zordu. Kağıdın icadıyla birlikte bilgi ve birikim artık daha kolay yol olan kağıtlarla aktarılmaya başladı. Kağıtların kaybolması, yıpranması ve yırtılması riskine karşın muhafazası için kağıtları bir araya getirerek kitapları oluşturdular. İnsanlık ilerledikçe ve geliştikçe sahip oldukları bilgi ve birikimleri kitaplarda sakladılar. Sürekli geliştikçe sahip oldukları kitap sayıları artınca kitapları saklamak ve insanların bu kitaplara kolay ulaşması ve kendilerini geliştire bilmesini sağlamak için büyük kütüphaneler kurdular. Kitapları kütüphanede sakladılar ve insanlığın hizmetine sundular. Bu kütüphaneler insanlığın gelişmesindeki kuşkusuz en büyük faktörlerden biridir. Pe ki bu kütüphane nedir?
Kütüphaneler kitapların saklandığı, bilginin saklanması ve depolanmasını sağlayan ve insanlara bunları ulaştırmayı sağlayan binalardır. Kütüphaneler içinde binlerce kitap bulundurur ve insanların hizmetine açıktır. 21. Yy da gelişen teknolojiden dolayı sanal kütüphanecilik artmıştır. Günümüzde artan bilgi yükünden dolayı kütüphaneler sınıflandırılmıştır ama bu kütüphanelerin özelliklerini kaybettirmemiştir. Dünyada ki ilk kütüphane, Asur Devleti Hükümdarı Asurbanipal tarafından M.Ö. 625 yılında kurulan kütüphanedir ve Ninova Kütüphanesi olarak bilinmektedir. Bu tarihten sonra dünyada birçok kütüphaneler kurulmuştur ve bazıları hala devam etmektedir. Dünyada varlığını hala devam ettiren en eski kütüphanesi Mısır’da bulunan İskenderiye Kraliyet Kütüphanesi’dir. Bu kütüphane M.Ö. 300 yılında inşa edilmiştir. Kitap ve kitap rafı sayısı bakımından dünyanın en büyük kütüphanesi ABD Kongre Kütüphanesidir (Library of Congress). Bu kütüphane 1800 de kurulmuştur.
Bilmemiz gereken tek şey kütüphanenin yeridir.
(A.Einstein)
İlk kütüphanenin açılmasından sonraki büyük ve gelişmiş devletlerin, imparatorlukların veya medeniyetlerin tarihlerine baktığımızda kütüphanelere çok fazla önem verdiklerini ve büyük kütüphaneler kurduklarını göreceğiz. Kurulan bu kütüphaneler sayesinde bu devletler, imparatorluklar veya medeniyetlerde ki insanlar kendilerini geliştirdiler bunun sonucunda insanlık bilim, kültür, tarih, edebiyat, yaşam tarzı vb. gibi alanlarda büyük gelişmeler gösterdi.
Devletlerin, imparatorlukların veya medeniyetlerin gelişmesi için önemli olan bu kütüphaneler ne yazık ki savaş ve yıkımlarda ki en büyük hedeflerden biri olmuştur. Dünya geçmiş tarihine baktığımızda birçok defa bu insanlık ve savaş suçuyla karşılaşıyoruz. Yakılan ve yıkılan bu kütüphanelerden dolayı önemli birçok kitap, eser ve el yazmaları yok olmuştur. Bu yakım ve yıkımlardan dolayı bilim geç gelişmiştir, birçok tarihi bilgi, belge kaybolmuş kültür ve edebiyatın gelişimi zaman almıştır. Bu olaylar insanlığın geri kalmasına ve zaman kaybetmesine sebep olmuşlardır.
Geçmişi bu kadar eskiye kadar dayanan kütüphaneler var olduğu sürece insanlar gelişecek ve insanlık bilim, teknoloji, tarih, sanat, kültür ve yaşam tarzında ilerleyebilecektir. Aksi taktirde insanlık yerinde sayacak ya da geri gidecektir. Yani buradan çıkaracağımız sonuç:
“KÜTÜPHANELER İNSANLIĞIN KADERİDİR”
Kütüphanelerimizi koruyalım geliştirelim ve arttıralım.
Milletleri ilerleten ve yükselten, zengin kitaplıklardır.
(H.Flecher)
Kütüphane bütün çağların, bütün ülkelerin ölümsüzleri ile dolu.
(Cemil Meriç)
KAYNAKÇA:
https://tr.wikipedia.org/wiki/K%C3%BCt%C3%BCphane
https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0skenderiye_K%C3%BCt%C3%BCphanesi
YAZAR: SERHAT SOYLU